Şişli halkı okulları için
mücadeleye devam ediyor.
15 Ekim 2017 Pazar, 21:53
Şişli Kent Konseyi
üyeleri ve Şişli Endüstri Meslek Lisesi öğrenci velileri Taşyapı tarafından
inşaat çalışmaları başlatılan proje kapsamında okullarının yıkılma planını
protesto etti. Şişli’deki Şişli Endüstri Meslek Lisesi’nin önünde dün bir araya
gelen yurttaşlar ellerinde “Bir okulu yıkmak bir ilçeyi yıkmaktır” yazılı
dövizler taşıdı.
‘6 bin öğrenci var’
Kalabalık adına basın
açıklaması yapan Şişli Kent Konseyi Başkanı Ali Yavuz Meriç “Sultan Beyazıt
döneminden beri okul olarak ayakta kalan Şişli Endüstri Meslek Lisesi’nin
Bulgar Ortodoks Kilisesi Vakfı ve Taşyapı şirketinin üzerinde olması, vakfın
kat karşılığı Taşyapı’ya verilerek inşaat sözleşmesinin imzalanması acıdır.
Şehir plancıları tarafından da dava edilen Şişli Endüstri Meslek Lisesi arazisinin
gelgitleri devam ederken, nihai karar verilmemişken bu neyin acelesidir. 60
dönümlük arazinin planlaması yapılırken 17 dönümlük kısmına 6 bin öğrencinin
sığdırılması, geri kalan 43 dönüme AVM, rezidans yapılmasıyla ilgili imar
değişikliği onaylanmıştır” dedi.
“6 bine yakın
öğrencisiyle, Türkiye’nin köklü ve modern teknik meslek lisesinin yıkılmasına
göz yummak onurumuza dokunmaktadır” diyen Meriç “Bölgenin en geniş yeşil
alanına sahip okulumuzun yerine yapılacak binalar neyin fiziksel iyileştirmesi
olacaktır. Öğrencilerin 15-20 yaş aralığında olması, ortaokullara dağılması,
çocuk-genç psikolojisi olarak nasıl düşünülemez? 6 bin genç ve aileleriyle
hesaplarsak 20 bin nüfusu beton binalar için nasıl çaresiz bırakır” ifadelerini
kullandı.
Koruda yeraltı suyu aramak için
sondaj projesine izin verilmesini protesto eden çevreciler, sondajın rant için
bir kılıf olduğunu söyledi.
15 Ekim 2017 Pazar, 21:51
Validebağ
Gönüllüleri, Üsküdar Validebağ Korusu hakkında jeotermal kaynak ve mineralli su
aramak için verilen sondaj iznini dün protesto etti. Yurttaşlar İstanbul
Valiliği’nden sondaj iznini iptal etmesini beklediklerini belirterek “Validebağ
korudur, koru kalacak” dedi.
‘Deldirmeyiz’
Üsküdar’daki 354 bin
metrekarelik Validebağ Korusu’nda jeotermal kaynak projesi için arama ruhsatı
verilmesinin ardından Validebağ gönüllüleri ve bölge sakinleri Validebağ
Korusu’nda bir araya geldi. Yurttaşlar “1. Derece Doğal Sit Alanıdır, Validebağ
Korusu ticarethane değildir” yazılı pankartı açtı ve “Validebağ korudur, koru
kalacak” sloganını attı.
Grup adına basın
açıklaması yapan avukat Mustafa Akman, İstanbul Valiliği’nin 19 alanda
jeotermal kaynak ve mineralli su aramak için sondaj projesine izin vermesine
tepki göstererek “Şirket bir açıklama yaparak ÇED başvurusundaki sondaj
yapılacak ruhsat alanı içinde Validebağ Korusu’nun da bulunduğunu, ancak koru
içinde sondaj çalışması yapılmayacağını belirtti. Biz bu açıklamaya ihtiyatla
yaklaşıyoruz. Öncelikle Valiliğin sondaj iznini iptal ettiğini açıklamasını
istiyoruz. Çünkü koruda sondaj yapılması demek korunun delik deşik edilmesi,
bitki örtüsünün tahrip edilmesi demektir. Korudaki canlıların yaşam alanlarının
yok edilmesi demektir. Validebağ Korusu’nu rahat bırakın” dedi.
Bölge sakinleri kültür sanat
amaçlı kullanılmasını istiyordu ama Validebağ Korusu’ndaki atölye binası
restoran olarak kullanılacak.
17 Ekim 2017 Salı, 06:08
Validebağ Korusu
içinde eskiden hastane atölyesi olarak kullanılan binaların restoran olacağı
ortaya çıktı. Koruma kuruluna giden projede, atölye, restoran olarak görünüyor.
Validebağ Gönüllüleri ise bir dönem verem hastalarının dinlenme bölümü olarak
kullanılan atölye binalarının kültür sanat merkezi olması için başvuruda
bulunmuştu.
‘Kebapçı değil, eğitim’
Validebağ
Gönüllüleri’nin yaptığı açıklamada, binanın Maliye Bakanlığı tarafından 2014
yılında Milli Eğitim Bakanlığı’na tahsis edildiği belirtilerek, “Binalar 2016
yılında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından restore edileceği gerekçesiyle
yıkıldı ve aslına uygun olmayan yeni bir yapı yapıldı. Validebağ Gönüllüleri
olarak bu binanın mezbelelik görüntüden kurtulmasına olumlu bakmakla birlikte
ticari amaçla kullanılmasını onaylamıyoruz. Binaların kültür, sanat ve eğitim
amacıyla kullanılması gerektiğini düşünüyoruz. Milli Eğitim’in asli görevi
kebapçı işletmek değil, eğitimdir. Ayrıca hazırlanan mutfağa kömür ateşi
yakılacak şekilde ocakbaşı düzeneği kurulmuştur. Koru içinde ateş yakılması sit
alanını riske atmaktır” denildi.
Koşuyolu’nda doğan
bölge sakini Feral Tercan da “Burası 1950’li yıllarda verem hastanesinde yatan
hastaların dinlenme ve oksijen alma yeriydi. Validebağ Korusu dışarıdan hiçbir
şey satın alamıyordu. Hatta koru kendi içinde bütün sebze ve meyvelerini de
yetiştiriyordu. Daha sonraları bu binalar da mezbelelik oldu. Bu binaların
çatısı 2. derece tescilli. Biz buranın kamuya açık bir merkez olmasını istedik.
‘İnsanlar burada şarkı söylesin, dikiş diksin’ dedik. 3 hafta önce de Üsküdar
Belediyesi Başkanı Hilmi Türkmen’le konuştuk. ‘Oraya restoran yapamazlar,
zabıta yollayacağım’ dedi ama hiçbir gelişme olmadı. Üstelik 3 haftadır da
kendisine ulaşamıyoruz” ifadelerini kullandı.
MASA SANDALYE
Koru içindeki
atölyeler uzun zamandır boş duruyordu, geçen yıl restore edildi. Bölge
sakinleri, birçok kez binaların bölgeye hizmet veren, kamuya açık kültür sanat
merkezi olmasını talep etti. Atölye binasının restoran olacağı İstanbul 6 No’lu
Koruma Kurulu’na giden projeyle ortaya çıktı. Kapısı kilitli atölye binalarının
içinde masa, sandalyeler yer alıyor. Çatıdaki baca ise dikkat çekiyor.